CHP'nin "Millet İradesine Sahip Çıkıyor" mitingi yarın Trabzon'da yapılacak. CHP Trabzon İl Başkanı Mustafa Bak, mitinge ilişkin şunları söyledi:

"19 Mart bir halk iradesine karşı yapılmış bugüne kadar en büyük darbelerden birisi. Bizler Cumhuriyet Halk Partisi olarak özellikle Cumhurbaşkanı adayımızın Ekrem İmamoğlu'nun öncelikle gözaltına alınması ve ardından tutuklanmasıyla başlayan süreçte bizler hukuk dışı yapılan insan haklarına aykırı demokrasiye aykırı, hukukun üstünlüğüne aykırı yapılan bu gözaltı ve tutuklamayı asla kabul etmediğimizi defalarca söyledik. Halen daha kabul etmiyoruz.

"Türk milleti bu tür boyunduruk altına alınmayı kabul etmez"

Asla da kabul etmeyeceğiz. Şimdi bizim sadece Cumhurbaşkanı adayımız değil. Onun yol arkadaşları Mehmet Murat Çalık Başkanım, Hasan Akgün Başkanım ve diğer yol arkadaşlarımız, diğer büyükşehir belediye başkanlarımız olsun hepsi bu operasyonun bir parçası. Yani tamamen belediyelerimizin hukuksuz bir şekilde işgal edilmesi, kayyum atanması... Cumhuriyet Halk Partisi'ne karşı bir linç operasyonu yapılmaktadır. Bizler CHP olarak bugüne kadar defalarca kez bu tür saldırılara, kuşatmalara ve darbelere maruz kaldık. Ama bizler geçmişiyle kurucu parti olmasıyla 100 yıllık bir partiyiz. Ve bizim her zaman bunlarla mücadele etme gücümüz vardır. Etmişizdir. Bundan sonra da etmeye devam edeceğiz. Hiç kimse halkın iradesinden üstün değildir. Hiç kimse halkın iradesine de ipotek koyamaz. Türk milleti büyük bir millettir. Onurlu bir millettir. Türk milleti bu tür boyunduruk altına alınmasını asla kabul etmez.

"İddianamesi hala hazır değil"

Bizler de kabul etmeyeceğiz. Onun için Ekrem Başkanımız hala tutuklu. İddianamesi hala hazır değil. Ekrem Başkanımızın yalancı iftiracılarla ve yalancı delillerle daha önce de karşımıza çıkan gizli tanık ifadeleriyle açık bir şekilde cezalandırılmaya, aslı olmayan iddialarla tutukluluğu devam ettirilmeye çalışılıyor. Bizler yurdun her bir yanında Genel Başkanımız Özgür Özel'in önderliğinde Bu mücadeleyi sürdürüyoruz. Diğer belediye başkanlarımıza da yapıldı. Onlara da aynı şekilde mücadelemizi her ilde, ilçede tam anlamıyla sahada bu mücadeleye devam ediyoruz. Aynı şekilde dediğiniz gibi bundan tam 4 ay önce Ekrem Başkanımız tutuklanmıştı. Aradan 4 ay geçti. Halen daha iddianamesi belli değil. Hiçbir içeriği belli değil. Gizli tanık ifadeleriyle şunlarla bunlarla bugüne kadar gelinmiş. Tam 4 ay sonra biz Trabzon'un meydanında Ekrem İmamoğlu'muzun Cumhurbaşkanı adayımızın memleketinde burada daha önce birlikte horon oynadığımız bu alanda onun sesi, onun nefesi olmak üzere cumartesi günü yarın 18.30'da Genel Başkanımız Özgür Özel'in de katılımıyla büyük bir miting düzenlemeyi planlıyoruz. Şu ana kadar çalışmalarımız çok iyi gidiyor. Çok büyük halk desteği var. Yarın da buranın hıncahınçlı olacağını düşünüyoruz. Karadeniz insanı merttir. Karadeniz insanı kendi evladını sahiplenir. Haksızlığa tahammül etmez. "

Özgür Özel'in mitinlerde şehrin yerel sorunlarına değinmesine ilişkin Bak, şöyle konuştu:

"Genel Başkanımız mitingdeki konuşmasında elbette Trabzon'un sorunlarına değinecektir. Trabzon, yatırım almayan bir şehir. Bir kere öncelikle bunu ortaya koymak lazım. Halen teşvik bölgesinde bile 3'üncü bölgede bulunup mağdur edilen bir şehir. Trabzon'un çok daha büyük sorunları var. Örneğin Güney Çevre Yolu projesi var. Yıllardan beri gündemde olmasına rağmen 90'lı yılların sonunda imar planlamasına alınmasına rağmen halen daha başlangıç aşamasında. Sadece seçim zamanlarında vatandaşı kandırmak, onların oylarını almak için gündemde tuttukları bir proje.

Yatırım planına baktığımız zaman içerinde örneğin 2005-2025 yılıyla ilgili hiçbir planlamanın olmadığını, hiçbir maddi rakamın olmadığını yani yapılacakla ilgili hiçbir çalışma olmadığını da görüyoruz. Trabzon'un burada daha önce de lojistik merkezi dediğimiz limanı vardı. Bunun daha sonra Trabzon'dan alınıp İyidere tarafına kaydırıldığını gördük. Erzincan-Trabzon demiryolu projesi vardı. Yıllardan beri bu da devam eden bir projeydi.Yine AKP iktidarının Trabzon'da büyük bir yatırım diye ortaya koyduğu 15 bin istihdamın sağlanacağına dair sözler verildiği yatırım adasının hala esamesi okunmadı.

"Bu tamamen bir doğayı talan etme projesidir"

Bir diğer husus da Trabzon'un yeşil alanları, yaylaları, içerideki köyler, buralarda son zamanlarda büyük bir kıyım var. Çevre kıyımı. Maden şirketlerine buralar maden ocaklarına açılması için ruhsatlar veriliyor. Sit alanı ya da Kültür Bakanlığı'na bağlı Turizm Bakanlığı'na bağlı alanlar kararnamelerle bu alandan çıkarılarak maden ocaklarına açılıyor. Onlarca belki yüzlerce Trabzon'da HES ve maden ocakları projesi var. Bu tamamen bir doğayı talan etme projesidir. Buranın geleceğini yok etme projesidir. Suyumuzun ekmeğimizin elimizden alınması projesidir. Bizler birkaç kişinin birkaç yandaşın burada zengin olmasıyla biz bu doğanın tahrip edilmesi talan edilmesine de müsaade etmeyeceğiz. Çünkü burada bir ekosistem var. Trabzon yaylalarıyla öne çıkan, yeşillikleriyle öne çıkan, nefes alabileceğimiz, zaten turizmi en çok da etkileyecek yapılan, planlanan çalışmalardan biri de bu maden ocakları. Dolayısıyla bizler halkımızla, demokratik kitle örgütlerinin de desteğiyle bunlara müsaade etmemeye ve doğamızı kurtarmaya devam edeceğiz.

Çok ciddi trafik sorunumuz var. Özellikle yaz dönemlerinde çok ciddi trafik yoğunluğu var. Şehirde zaten ciddi bir yoğunluk oluşmuş durumda. Dolayısıyla bizler bunu sürekli de dile getiriyoruz ama maalesef çözülmüş değil. "

Bak, mitingin nasıl geçeceğine dair beklentilere ilişkin de şunları söyledi:

"Ben kesinlikle Trabzon'un bu konuda çok hassas olduğunu, evladına sahip çıkacağını, ayrıca Cumhuriyet'e sahip çıkacağını, rejime sahip çıkacağını, Cumhuriyet'in kazanımlarına sahip çıkacağımızı demokrasiye, adalete olan inancımızı ortaya koyacağımızı net bir şekilde söyleyebilirim.

Çevre illerden bile insanlar kendi imkanlarıyla buraya akın akın gelmeyi planlıyorlar. Çünkü bizim demokrasiye olan inancımız, Cumhurbaşkanı adayımızın haksız şekilde tutuklan tutuklanması, anayasal hakların ihlal edilmesi, insan hak ve özgürlükleri... Biz bunlara ciddi önem veriyoruz. Türkiye böyle giderse asla ilerleyemez. Türkiye bir kere bu yapılan ülkeyi kaosa götüren tutuklama, belediyelere kayyum atama, halkın iradesinin yok sayılmasıyla yol alamaz. Bunun bir kere bir an önce sonlanması gerekir. Türk milleti de buna izin vermeyecektir. Bizim öncelikle sandığı bir an önce erken seçimi sandığı halkın önüne cumhurbaşkanı adayımızı da yanımızda görmeyi çok istiyoruz. Halkımıza davetimiz de budur."

ANKA